DOĞU KARADENİZ YAYLALARI


  

 

 

DOĞU KARADENİZ YAYLALARI (31 Temmuz – 03 Ağustos)

TUR ÖZETİ: Bu turumuz tüm Doğu Karadeniz'i özetleyen bir turdur. Biz boydan boya klasik Karadeniz turları yerine daha lokal olan ve Karadeniz'in özünü oluşturan Doğu Karadeniz'i mümkün olan en güzel şekliyle sunuyoruz. 

Doğu Karadeniz'i görme ve tanıma fırsatı bulacağınız bu turda; Sumela Manastırı, Fırtına Vadisi, Ayder Yaylası, Pokut ve Sal Yaylaları, Kaçkar Dağı, Aşağı ve Yukarı Kavrun Yaylaları, Avusor Vadisi, Laz Yaylaları, Hacızeni, Peryatak, Dobaye, Taşlık Yaylaları, Büyük Deniz, Küçük Deniz ve Karadeniz gölleri, Zil Kale, Palovit Şelalesi, göreceğiniz yerlerden bazıları. 

Bu isimlerin birçoğunu duymadığınızın farkındayız, size birşey ifade etmiyor olabilir. ''Neden Uzungöl yok?'', ''bilmem ne yaylasını duymuştum, oraya gitmeyecek miyiz?'', ''gazetedeki turlar falanca yere de gidiyor, siz niye gitmiyorsunuz?'' gibi sorular mutlaka aklınıza gelecektir. Bir bildiğimiz var elbet. :) Öyle hem 4 gün kalalım, hem her yeri görelim, ver allahım ver olmaz. :)) Az zamanda çok yeri görme yarışına girmeyiz gazete firmaları gibi. Küçümsediğimizden değil, önemsediğimizden...

 

AKTİVİTE:Turumuz gerçek anlamda bir yayla turudur. Yayla'da konaklayıp, yayla yaşantısının bire bir içinde olacaksınız. Turlarımızda günlük 2 ila 4 saat arası yürüyüşler yapılmaktadır. Elbetteki sizi zorlayacak yürüyüşler olacaktır ama rehberlerimiz sık sık mola vererek ve yürüyüş temposunu ayarlayarak hafifletecektir. 

Saatlerce güneşin altında yatmak istemeyen, açık büfe restoran kuyruklarından sıkılan, onlarca kişi ile tatile çıkmak istemeyen, farklı bir tur arayan ve en önemlisi deneyim kazanmak isteyen sağlıklı herkes katıldığı ve katılabileceği bir turdur. 

Turumuz belki de, tamamı ile tatil anlayışınızı değiştirecek.

 

ZORLUK DERECESİ:Turumuz günde ortalama 2-4 saat yürüyüşleri olan sizi fiziksel olarak çok fazla zorlamayacak, yürüyüşlerin olduğu bir programdır. Tabi her ne kadar zorlamayacak desek de, bazı parkurlarımızda yokuş çıkmak ya da yokuş inmek gerekiyor. Bu durumda sık sık mola verip ve tempoyu düşürüp yürüyüşü kolaylaştırıyoruz. Yine de bu zorlu günlerde yürüyüşe katılmayıp yaylada vakit geçirme şansınız var. Ki bu zorlu günlerin sayısı max 2 dir. 

Herhangibir sağlık problemi olmayan ve yürüme problemi olmayan herkes katılabilir. (Bu arada belirtelim, yürüyüşlere katılmak mecburi değil. Yürümediğiniz zamanlar yaylada vakit geçirebilirsiniz.) 

Yürüyüşleri anlatmak, tarif etmek gerçekten çok zor. Herkes gözünde farklı canlandırabiliyor. Kimisinin beklentisi Heidi gibi lay lay lom kırlarda yürümek iken, kimisinin beklentisi de bir National Geographic belgeseli kıvamında olabiliyor. :) Kimi kendini aşıyor, kimi de aklına şaşıyor. :))

Yürüyüşlerimizde sık sık mola verilir ve yürüyüş temposu en yavaş yürüyene göre ayarlanır. Elbette bazen nefes nefese kaldığınız anlar olacaktır fakat yürüdüğünüz yerlerin güzelliği ile yorgunluğunuz aklınıza bile gelmeyecek. Her güzel şeyin bir bedeli olduğunu unutmayın. Ve yürüyüşleri gözünüzde büyütmeyin, çok şükür bu güne kadar kimseyi yürüterek öldürmedik. :))

 

TURUN FARKI:Turumuz size özel yapılacak 13 kişilik butik bir yayla turudur. Gazetelerde boy boy çıkan sözde yayla turlarında çok farklıdır. 

Ne demek istiyoruz gerçek butik yayla turu derken; Biz sizi 45 kişilik otobüslerle, binlerce kilometre götürüp perişan etmek istemiyoruz, biz Karadeniz'i otobüsün penceresinden görmenizi istemiyoruz, biz sizi otelden otele taşıyıp her gün bavul toplayıp, bavul açmanızı istemiyoruz, yayla turu deyip şehir merkezlerindeki yıldızlı otellerde konaklamanızı istemiyoruz, yöresel yemek deyip, ağzınıza 1 lokma laz böreği koyup açık büfe kuyruklarında beklemenizi istemiyoruz. Biz diğerleri gibi mevki adlarını yayla diye sunmuyoruz, yolda durmadan geçtiğimiz yerleri programda varmış gibi göstermiyoruz, maliyetten kaçmak için görülmesi gereken yerleri programdan çıkarıp çay bahçesi, sınır kapısı, bilmem ne köprüsü diye programı şişirmiyoruz. :)

Biz çok iyi biliyoruz ki Karadeniz'e ömrünüz boyunca 1 yada 2 kez geliyorsunuz ve buna değmesini istiyorsunuz. Sizin de şunu bilmesini istiyoruz ki; bizde her gidenin memnun ayrılıp, daha çok insanı yayla turu için özendirmesini istiyoruz. Bu yüzden biz size en iyisini sunabilmek için canla başla gayret ediyoruz.

Her şeyden önemlisi bu turda deneyim edineceksiniz. Yayla yaşantısına, yayla kültürüne ve folkloruna çok yakından tanık olacaksınız. Yaylalarda insanlarla sohbet etme fırsatınız olacak, horona katılıp tulumun ezgisi ile coşacaksınız, yöresel yemeklerimizi tadacaksınız, en güzel tatil fotoğraflarınızı çekeceksiniz, doğasını tanıyacaksınız... 

Folkloru, müziği, mutfağı ve yaşam tarzı sadece tanımanızı değil sizi bu yaşamın içine sokup birebir etkileşim içinde olmanızı istiyoruz. Diğer turlardan farklı olarak yeni deneyimlerle evinize dönmenizi istiyoruz. 

Evet turumuz ucuz değil. Ama en iyisi olduğumuzu söyleyebiliriz. Gazetelerde çıkan turların fiyatlarını inceden hesaplarsanız bizim fiyatlarımızın gayet makul olduğunu göreceksiniz. Yok öğle yemeği dahil değil, yok rehber araçta para toplar, yok müze girişi size ait, yok anasının nikahı derken, bir bakmışsınız astarı yüzünden pahalıya çıkmış. :)

Detaylı okuduğunuzda bu farkı sizde göreceksiniz. 40 yılda bir Karadeniz'e geliyorsanız biliyoruz ki en iyisini almak istersiniz, hayatınız boyunca beklediğiniz ve özlediğiniz tatilin ''yahni'' ye dönmesini ne siz istersiniz ne biz arzu ederiz. Çünkü hizmet sektöründe kalite detaylarda gizlidir. 


Turunuz uçağınızın havaalanına inmesi ile tur başlar, uçağınızın havalanması ile tur biter, bu süre içindeki tüm geziler ve hizmetler fiyata dahildir. 
Turda ekstra ücret toplanmaz, ekstra masrafınız olmaz. 

Rehberler profesyonel kokartlı, güler yüzlü ve tecrübeli rehberlerdir. Rehberlerimizin yöreden olmasına çok özen gösterdik. Çünkü kimse size bu kadar can-ı gönülden rehberlik edemez. Herhangi bir olumsuzluk durumunda (hava koşulları vs..) rehberiniz deneyimi ile size alternatif bir program sunabilecek donanıma sahiptir. 

Konaklama tesislerimiz o yaylanın ya da yerin en iyi tesisleridir. Mutlaka sizlerinde Akdeniz Ege koşullarında tesisler beklemediğinizi ya da İsviçre Alpleri'ndeki Chalet'ler gibi tesisler beklemediğinizi ve sizinde Heidi olmadığınızı biliyoruz. :)) Ev sahiplerimizin içtenlikleri,  bölgedeki turizm altyapı eksikliklerini hoş görmenizi sağlayacağına eminiz. 

Ve en önemlisi biz size bu sayfada mümkün olan her detayı vermeye çalıştık. Sizin turu daha iyi anlayıp, daha farkında olarak tura katılmanızı istedik. Eksik bilgilendirmenin katılımcılarda farklı beklentilere yol açacağını ve bunun hayal kırıklıkları doğuracağını çok iyi biliyoruz. Ama bu demek değil ki biz her şeyi yazdık bizi aramayın. Bir de bizi yerimizde tanıyın çayımızı, kahvemizi için. Bazen ikram etmeyi unutursak da '' nerde benim çayım'' demekten geri kalmayın :))

Biz 18 yıllık tecrübemize ve 8 yıllık yayla turundaki liderliğimize güveniyoruz ve kimseyi incitmeden ''muhtemelen'' en iyisiyiz diyoruz. E 8 yıldır zirvede kalmayı başarıyorsak biz bu işi biliyoruz demektir. Müsaade ederseniz kendimizi biraz şımartalım, motivasyon amaçlı :)

 

PROGRAM:

Not: İlk gün ve son gün dışında aradaki gezilerin sıralaması değişebilir. Rehberiniz en uygun güne en uygun programı koyacaktır.

1. Gün: SUMELA MANASTIRI-AYDER
Bukla rehberi ile buluşma noktamız Trabzon Havaalanıdır. İstanbul'dan kalkan uçağınız 1 saat 45-1 saat 25 dakika arası bir zamanda  Trabzon havaalanına inmiş oluyor. Eşyalarınızı aracımıza yerleştirdikten sonra Sümela Manastırı'na doğru yola çıkıyoruz. Burada Manastırın hikayesini anlatmaya gerek yok. Rehberiniz orda detaylı şekilde anlatacak zaten. 
Sumela Gezisinin ardından sahil şeridi boyunca Ardeşen'e oradan Çamlıhemşin'e oradan da Ayder'e varıp otelimize yerleşdik. Yol üzerindeki Rize Bezi Fabrikalarına uğranıyor.

Araç yolculuğu toplam: 5 saat
Yürüyüş: 1 saat kolay.

2. Gün: KAVRUN YAYLASI-DENİZ GÖLLERİ
Bugünkü programda Aşağı ve Yukarı Kavrun Yaylaları, Büyük Deniz, Küçük Deniz gölleri var. Aşağı Kavrun Yaylası(1800 m) 8 sene önce düşen bir çığ sonucu hane sayısında önemli kayıplar yaşamış. 

Yukarı Kavrun Yaylası ise (2200 m) bölgenin en büyük ve en tanınmış yaylalarından biri. Kaçkar Dağı'nın kuzey çıkış rotası bu yayla üzerinden geçtiği için geçmişte ve günümüzde önemini korumaktadır. Buraya kadar toprak yoldan minübüs ile  çıkılıyor, yürüyüş buradan başlayacak. 

Kavrun Yaylası'nda çay ve taze poğaça molasından sonra yukarıya, göllerin bulunduğu bölgeye yürüyoruz. Bu parkurun ilk kısmı oldukça dik, yaklaşık 45 dakikalık yürüyüşten sonra nispeten düzleşiyor. Yaklaşık 2 saatlik yürüyüşten sonra Çegnovit'in Denizleri diye anılan Büyük Deniz, Küçük Deniz ve Mezovit göllerinden oluşan alana varıyoruz (3100 m). Bu göller birbirine çok yakın. Büyük Deniz Gölü adı gibi büyük olduğu ve eriyen kar sularıyla beslendiği için oldukça soğuk. Fakat Küçük Deniz Gölü sığ ve küçük olduğu için suyu girilebilecek kadar sıcak. Her ihtimale karşı mayo ve havlunuzu yanınızda bulundurmanızı tavsiye ederiz. Çocuklu gezginler için bu parkur tavsiye edilmez.


Araçla: 3 saat
Yürüyüş: 4,5 saat  ZORLU


3. Gün: POKUT-SAL YAYLALARI
Bugünkü turumuz ancak 4 x 4 araçlarla ulaşılabilen Pokut ve Sal yaylaları. Pokut ve Sal defalarca dergilere konu olmuş muhteşem güzellikte 2 yayla. Tepe üstüne kurulu bu yaylalardaki tüm evler tamamen ahşap. Bakirliğini korumuş yaylalar vahşi bir ormanla çevrili. Etrafı balta girmemiş bir doğal yaşlı orman ile çevrili. Hava sisli olduğu için yaylanın manzarasını seyretmek mümkün olmadı. Bu ahşap evlerden birinde yöresel yemeklerden oluşan bir mönü ile öğlen yemeğı yedik ve mutfaşın yanındaki salon da bulunan döşeklerde istirahat ettik tabiiki çay eşliğinde.

Dönüş yolumuz tıpkı çıkış yolumuz gibi bol çamurlu. Şoförler  deneyimli ancak kendine güvenenler aracın üstünde seyahat edebilirler zira arkadaki koltuklarda otururken görüş açısının daraldığı yerlerde mide bulantısı şikayetleri olabiliyor. 

Araçla: 3 saat
Yürüyüş: 2 saat kolay

 

4. Gün: FIRTINA VADİSİ-PALOVİT ŞELALESİ-ÇİNÇİVA
Aracımızla Fırtına Vadisi boyunca sırasıyla Zil-Kale, Palovit şelalesi ve Konaklar'ı izleyen bir geziye başlıyoruz. Zil Kale (Kale-i Zir) Eski dilde aşağı kale anlamına geliyor, pek bir bilinen tarihi yok. Bilindiği kadarını da rehberiniz orda anlatacak.
Gezi programı dahilinde olan Palovit Şelalesi ise 15 metre yüksekliğinde ve oldukça heybetli bir görünüme sahip. Şelalenin bulunduğu vadideki yol 5 sene önceki bir sel sonucunda yok olmuş. Aslında iyi de olmuş. Çünkü bir yere arabaların ulaşması o yerin yok olmasını hızlandıran en önemli faktör. Bu yürüyeceğiniz parkur tıpkı yağmur ormanları gibi büyüleyici. Rehberiniz uygun bi yerde size barbekü yapacakdı ancak yağış sebiyle bu mümkün olmadı. 
Daha sonra tarihi konakların olduğu mahallelerden birine uğrayıp, taş konaklar arasında 1 saatlik bir yürüyüşümüz oldu hane sahipleri ile sohbet imkanı bulduk.. 

Fırtına Vadisi vahşi hayatını diğer bölgelere oranla daha fazla koruyabilmiş. Bunun sebebi az önce de bahsettiğimiz gibi araba ile ulaşmanın zorluğu. Yol toprak ve binek arabalarının kolaylıkla işleyemeyeceği kadar kötü olduğu için pek fazla insan gelmiyor. Sadece yayla insanları ve turistler. Gezerken şahin, atmaca, geyik gibi yabani hayvanları görme şansınız çok daha fazla olduğu söylendiysede biz görmedik. 
Araçla: 2 saat
Yürüyüş: 3 saat. Kolay

Dönüş yolunda mutlaka Hüsrev’de tatlı fasulyenin tadına bakmayı ihmal etmeyin. Gerçekten tadılması gereken bir lezzet.

KONAKLAMA: BUKLA OBERJ 
(daha detaylı bilgi için www.buklaoberj.com) 
Oberj, Türk Dil Kurumuna göre dağ evi demek. Orijinali ''Au berge''dir. Alplerde küçük tesislerin ortak isimlerinden biride oberjdir. 
Bukla Oberj, Bukla tarafından işletilen ve yeni yapılan ikiz villadan oluşmaktadır. 
Binalarımızın alt katları taş, üst katları ahşap şeklindedir. Her bir villada 12 adet oda bulunmaktadır. Odalar banyo tuvaletli olup 16 tanesi ikişer kişiliktir, 8 tanesi 3 er kişiliktir. Odalarda saç kurutma makinesi  yoktur. 

Bukla Oberjin, çok keyifli vakit geçireceğiniz bir tesis olarak dizayn ettik. Lobide ve bahçede öyle keyifli zamanlar geçireceksiniz ki, odaya gitmek istemeyeceksiniz. 

Gündüz gezip gördüğünüz yerlerin fotoğraflarını, akşam yemek sonrasında seyredebilmeniz için pansiyonumuzda bir projeksiyon aleti bulunduracaktır. Genelde çok eğlenceli geçer çünkü herkes birbirinin açıklarını yakalayıp akşama ifşa etme çabası içinde olur :)) 

Ayrıca tesisimizde bir bilgisayar bulunmaktadır. Ama o da bize lazım :)) Siz kendi bilgisayarınızı getirerek kablosuz interneti ücretsiz kullanabilirsiniz. 

Aşçımız size mümkün olduğu kadar malzemesi temin edilebilen yöresel yemekleri yapmaya ve tattırmaya gayret edecektir. Ama öyle olmadık zamanlarda olmadık yemekler istemeyin. 

Ayrıca barımızdan alkollü ve alkolsüz içecekleri ekstra olarak temin edebilirsiniz. Nescafe ve Kahve ücretli, çay ise yemekten önce ve sonra olmak üzere ücretsiz ve selfservistir. 

Tesiste musluklardan akan tüm su içilebilir doğal yayla suyudur. 


Oberj hakkında birkaç önemli not: Tesisimizde yaz dönemi sıcak su genelde turun dönüş saati olan 16.00 dan sonra hazır olur. Duş durumlarınızı ona göre ayarlayınız. Şanslı iseniz bazen sabah sıcak su kalabiliyor. 

Bir de duşa girmeden sıcak su olup olmadığını yada sıcak su gelmiyorsa soğuk işaretli musluğu çevirmeyi deneyin, genelde laz ustalar sıcağı soğuğa, soğuğu da sıcağa bağlar :), sonra köpüklü saçlarla nerde bu yönetici diye lobiye inmeyin :))) 

Odalarda ayakkabı ile dolaşılmıyor. Muhafazakarlıktan değil tamamen hijyen ve ahşap katlarda gürültüyü önlemek için :)) 

Gelelim en can alıcı noktaya; Ayder'in atık su sistemi Fırtına deresine karıştığı için gerçekten zorunlu olmadıkça havlu ve çarşaf değişimi yaptırmamanızı rica ediyor ve duyarlılığınız için teşekkür ediyoruz. 

Bu çevreci uyarımıza rağmen her gün havlu ve çarşaf değişimi isteyen arkadaşlarımız da çıkıyor, sanki evlerimizde her gün çarşaf değiştiriyormuşuz gibi :))

 

Not: Özellikle konaklama tesisindeki personel candan ve samimi. Her konuda yardımcı olmaya çalışıyorlar.

Ancak alkollü içki konusunda ve bilhassa şarap kavı konusunda hem çeşit hem de saklama koşulları olarak yetersiz. Ama yine de bir Gürcü şarabı denemek isterseniz o da sizin bileceğiniz bir şey.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MADAGASCAR

AMASRA-SAFRANBOLU

Taşoz - Makri